20 Eylül 2010 Pazartesi

Yeni Krallar Tüketiciler mi?


İddia ediyorum, güncel olarak okuduğunuz ya da okuyacağınız tüm pazarlama ve müşteri ilişkileri makaleleri, yazıları yeni kralların tüketiciler olduğunu yazacaktır. Ama nedense hala Türkiye'de, internet kullanımı bu kadar yaygınlaşmışken bile, asanın asıl sahibi kurumlar...

Facebook'ta, twitter'da, bloglarda yüzlerce, binlerce, milyonlarca Türk kullanıcı var. Ama peki neden hala birlik olup sesimizi tüketiciler olarak duyuramıyoruz?

Hala gazetelerin tüketici köşelerine yazılar yazıp hakkımızı aramaya çalışırken kendi facebook sayfamızdan, blogumuzdan neden kurumlara yaptırım gücünün sahibi olamıyoruz?

Yeterince kişi tıklasa bile bu gücün kurumlar üzerindeki baskısını fiziksel olarak hissetmelerini sağlayacak ne var elimizde?

Oysa belki de özgürce tartışabileceğimiz, fiziki huzursuzluklardan en uzak yegane kanal hepimizin her gün parmak uçlarıyla temasta...

Şikayet sitelerinde "kendilerine geri döndük, böyle bir şey mümkün değil" cevabıyla yanına alay edermiş gibi otomatik eklenen güleryüz, tüketiciler olarak sizleri tatmin ediyor mu?

Beni etmiyor.

Kendimle ilgili olmasa bile bir websayfasında bu kadar çok kurumun, bu kadar sorundan ötürü şikayet alıyor olması, beni profesyonel bir çalışan olarak rahatsız ediyor.

Telefonun diğer ucundaki kişiye ulaşılamasın diye kurulan çağrı merkezlerinden, bir elin parmaklarını geçmeyen sayıdaki kurumun tek tuşla operatöre bağlanan çağrı merkezlerine ulaştığınızdaki şaşkınlığı hiç yaşadınız mı?

Ben yaşadım.

Aslında bir tüketici olarak en büyük hakkımız "bir sorun ve/veya şikayetimizde" malı/hizmeti satın aldığımız kişi ya da kuruma ulaşmamız. Ne de olsa karşılıklı bir sözleşme ile el sıkışıp anlaşma yapıyoruz. Ürün 1 lira da olsa aynı 1,000 lira da.

Pazarlama için hiç susmayan telefonumuz (gerek gelen çağrılarla, gerekse de SMS'lerle) neden aslında o kuruma en ulaşmamız gereken anda bize en büyük engeli oluşturuyor?

Herşey illaki yasalarla mı denetlenmeli?

1 yorum:

  1. bizim ülkemizde malesef evet yasalarla denetlenmeli. hatta yasa konması da yetmez yasayı denetleyeni de denetleyen bağımsız, özel kuruluşlar da olmalı...

    işin özünü kaçırıyoruz biz çünkü...

    YanıtlaSil

İzleyiciler